kibeom kwon - belirsiz bir şeklin inşası
Misafir sanatçı programımızdan Kibeom Kwon’un, İstanbul’da geçirdiği süre boyunca üretmiş olduğu işlerden oluşan sergisi “belirsiz bir şeklin inşası” 15 mayıs 2024 çarşamba günü, saat 18:00 da istanbul tasarım müzesinde açıldı.
Zaman geçiyor, birçok şey yaratılıyor ve yok oluyor. Bunların ne anlam ifade ettiğini ve gelecekte ne anlam ifade edeceğini merak ediyorum.
Gözlerimin önünden geçen şekiller, burnumun ucunda gezinen dalgaların kokusu, sokakta duyabildiğim müzik, kuş sesleri ve gürültüler, dokunabildiğim bitkiler, ince çözünürlüklü korkuluklar, soğuk mermerden lüks binalar, bir arkadaşımın saçları, anlaşılmaz bir dilin sesi, soğuk rüzgar ve parlak güneş ışığı. Tüm bunlar atölyede sessiz bir gecede birçok biçim ve renkte yer alıyor. Fikirler bazen çok fazla ideal ve gerçek dışılık gerektirir.
Geçmişte İstanbul'da gördüğüm ve hissettiğim şeyler belleğimde belirli bir tanımlama gerektirmeyen fikirler halinde oluşuyor. Hayat boyudur hep bir şeyi uzun süre izliyorum, dini bir tavır misali. Hiçbir aciliyet yok.
Şimdiye kadar birçok ülkede şehirlerde dolaşır gibi yaşadım. Uzun zamandır ve kısa birkaç aydır oradan oraya seyahat ediyorum, çeşitli işler ve hayat deneyimleri yaşıyorum. Yaşamım, bu kez İstanbul'da özellikle beni etkileyen birçok sanat eseriyle karşılaştı. Yabancı ülkelerdeki bu çeşitli deneyimler hayatımın küçük bir parçasını oluşturuyor. Yaşamın bu küçük ve değerli parçalarını zaman içinde bir araya getirerek büyük bir panoramik resim ve estetiğin tamamlanmasını dört gözle bekliyorum.
Geleneksel doğu resminde ufuk noktası önemli değildi. Bunun nedeni dini resimlerde, Tanrı'nın bakış açısından insanlarınkinden daha önemli olmasıydı. Resimlerde çeşitli perspektiflerden ifade edildiği görülmektedir. Özellikle insan figürlerine hayranlık duymayan doğu resimleri, doğanın biçimini dekoratif ve düz olarak geliştirdi. Kaligrafi, insan figürlerini yeniden üretmekle ilgilenmediği için gelişebilmiştir. Dini etkinin büyük olduğunu, bu nedenle gerçekçi betimlemeden ziyade ideolojik ve biçimsel temsilin aşırı geliştiğini düşünüyorum.
Her ülkenin hat sanatının farklı bir dili var ama hepsi biçim olarak güzel. Anlamını bilmediğim bu harfler bazen birkaç yılana, koşan atlara ve denizin dalgalarına benziyor. Çizgilerin bu esnek akışı, boşluk ve çizgi oyunlarıyla iş üretiyorum.
Türkiye hem doğu hem batı bölgelerinde yer aldığı için kültürleri iki farklı unsurun karışımından oluşuyor. Medeniyetler arasındaki çatışma onların kaderiydi. Süreç sadece güzel olmayacaktı. Türkiye, tarihte birçok yara alarak yaşadı ve giderek modernleşme fırtınası ve Batı'nın karanlık hırsı içinde inlemek zorunda kaldı. Bu süreçte varlıklar yeni bir hayat, ütopya ve ideal bulmaya çalışır gibiydi.
İdeali arayan ruhun gezintisi çok yalnız ve hüzünlü. İdeal elbette değerli ve parlaktır. Ancak ışıkla dolu olan ideallerimiz son derece parlak ve kör edicidir. Dolayısıyla bundan daha fazla şekli ve varlığı net olarak göremeyiz. Tamamen tanınmaz, hatta varlığından bile emin olmadığımız bir şey olduğu fikrine kapılmak çok üzücü ve yalnız hissettiriyor.
Power in Numbers
Programs
Locations
Volunteers